
Kısaca tek tabanca Blackie Lawless ve saz arkadaşları desek yanlış olmaz Wasp için, Blackie dışında bol eleman rotasyonu olduğundan kelli… Los Angeles çıkışlı olması bu şehirden aynı dönem çıkan Mötley Crüe, Ratt ve Quiet Riot’un genelde glam olarak tanınmaları ve makyaj durumlarından dolayı, Wasp’e de glam denmişti ama bence tarzları geleneksel metaldir… (Sonradan makyajsız kilo almış Elvis Presleyvari suratını görünce iyiki eskiden makyaj yapmış dedim:))
Gene ilgi çeken bir diğer konu isimlerinin açılımı: Wasp malum ABD’de beyaz anglo sakson protestan’ın kısaltması olarak kullanılır. Ancak ırkçılık suçlamalarına karşın Blackie isimlerinin We Are Sexual Perverts’ın kısaltması olduğunu söyler hep, yani “Seks Manyakları:) Aynı adlı album kapağında bu lafın yer alması dışında konserlerde de defalarca tekrarlanmıştır bu slogan. Love Machine ve Fuck Like A Beast gibi şarkı isimleri ve sahne şovları da duruma örnek…
İlk albumden sonra hepsi belli bir çzginin üzerinde üç album daha yaptılar ki öne çıkan parçalar, Wild Child, Blind In Texas, 9.5 Nasty, The Heretic ve The Real Me.

Aralıkta proto metal gruplarından Uriah Heep’in 95 tarihli Sea Of Light’ı ayın albumuydu, prog esintiler, sıkı ritmler, klasik Heep arka vokalleri ile dört dörtlük bir çalışma. Against The Odds, Tme Of Revelation, Universal Wheels, Fear Of Falling, Logical Progression ve Aerosmith’inkiyle ilgisi olmayan Dream On balad’ı özellikle muhteşem… Bu arada surrealist plak kapağı da daha çok Yes’den tanıdığımız Roger Dean tarafından çizilmiştir…

Açılışta at efektli ve kesik ritmli harika Metallic Fury’den sonra aynı adlı efsane şarkı Manowar’ın en iyilerine rakip olacak kadar başarılı… Sonrasında da hızlı enerjik parçalarda kalite düşmüyor. Arada blues etkileri, sıkı çift gitar soloları ve harika davul atakları… Beneath a hunted moon, Ravenwreck, Into The Ithilstone diğer sıkı parçalar…

Bu album sadece 500 adet basıldığından bugün metal plakları içinde en paha biçilemeyenlerinden biri… Orijinal kopyaları 1200-1500 USD’ye gidiyor. Popsike’daki en pahalı kopya 868 USD’ye alıcı bulmuş!
Genel olarak adından da anlaşıldığı üzere Iskandinavya’ya uzanıyor vikingleri ziyaret ediyoruz. Epik power metalleyiz, ama uzun şarkılardaki progressive altyapı bu tarzdan hoşlanmayanları sıkabilir. İlk parça The Destroyer harika gitar melodi introsuyla ve bitmeyen davul ataklarıyla zaten kapıp götürüyor. Sonra aksak ritmi muhteşem bas ve ataklarıyla şarkı uçup gidiyor. The Wizard's Vengeance da harika ama üçüncü parca Golden Bell gelmiş geçmiş en iyi şarkılardan biri.

1 yorum:
ben de merak ediyordum, sea of light albümü cidden o kadar iyi değil mi, bir ben mi seviyorum deyu. saydığın parçalar hakikaten harikadır.
Yorum Gönder